Anlaşmalı boşanma, çiftlerin karşılıklı anlaşma yoluyla boşanma sürecini daha hızlı ve daha az maliyetli bir şekilde tamamlamalarına olanak tanıyan bir yöntemdir. Ancak, her anlaşmalı boşanma talebi mahkeme tarafından onaylanmaz. Mahkeme, belirli şartların yerine getirilmemesini veya yasal düzenlemelere aykırı durumların varlığını tespit etmesi halinde, anlaşmalı boşanma talebini reddedebilir. Bu makalede, Antalya’da anlaşmalı boşanma davalarında mahkemenin talebi reddetme gerekçelerini detaylı olarak ele alacağız.
Çocukların Velayeti ve Menfaatleri ile İlgili Hususlar
Anlaşmalı boşanmalarda en sık karşılaşılan red gerekçelerinden biri, çocukların velayeti ve menfaatleriyle ilgili hususların yeterince dikkate alınmamış olmasıdır. Mahkeme, çocukların üstün yararını gözetmek zorundadır ve bu yararın sağlanamayacağını düşündüğü durumlarda anlaşmayı reddedebilir.
Çocuğun Görüş ve Düşüncelerinin Alınmaması
18 yaşından küçük çocukların görüşlerinin alınması zorunlu olmasa da, 12 yaşından büyük çocukların görüşleri mahkeme tarafından dikkate alınır. Anlaşmada çocuğun görüşünün alınmamış olması veya alınmış ancak yeterince değerlendirilmemiş olması, mahkemenin red gerekçesi olabilir.
Velayet Düzenlemesinin Çocuğun Yararına Olmaması
Anlaşmada belirlenen velayet düzenlemesinin çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığına, eğitimine ve sosyal gelişimine olumsuz etkilerinin olabileceği durumlarda mahkeme, anlaşmayı reddedebilir. Örneğin, çocuğun yaşına, gelişimine ve ihtiyaçlarına uygun olmayan bir velayet düzenlemesi veya çocuğun farklı şehirlerde yaşamasına neden olacak bir düzenleme mahkeme tarafından kabul görmeyebilir.
Nafaka Miktarının Yetersizliği
Çocuğun nafaka ihtiyacının karşılanamayacağı durumlarda da mahkeme, anlaşmayı reddedebilir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun yaşına, eğitim durumuna, sağlık durumuna ve yaşam standartlarına bakılır. Anlaşmada belirlenen nafaka miktarının bu kriterlere uygun olmaması red gerekçesi olabilir.
Mal Rejiminin Düzenlenmesi ile İlgili Sorunlar
Anlaşmalı boşanmalarda mal paylaşımı da önemli bir husustur. Eşlerin mal paylaşımı konusunda anlaşmazlığa düşmeleri halinde mahkeme, anlaşmayı reddedebilir.
Mal Rejimi Sözleşmesinin Eksikliği veya Geçersizliği
Eşlerin evlilik birliği süresince hangi mal rejimini seçtikleri ve bu rejim çerçevesinde malların nasıl paylaşılacağı anlaşmalı boşanma davasında belirlenmelidir. Mal rejimi sözleşmesinin eksik veya geçersiz olması, mahkemenin anlaşmayı reddetmesine neden olabilir. Örneğin, varlıkların tam ve doğru bir şekilde belirtilmemesi veya varlıkların değerlendirilmesinde objektif kriterlere uyulmaması geçersizliğe sebep olabilir.
Mal Paylaşımının Adil Olmaması
Anlaşmada belirlenen mal paylaşımının, eşlerin katkılarına ve haklarına uygun olmaması durumunda mahkeme, anlaşmayı reddedebilir. Mahkeme, her iki tarafın da haklarını ve çıkarlarını gözeterek adil bir mal paylaşımı yapılmasını bekler. Bir tarafın ciddi şekilde mağdur edileceği bir paylaşım anlaşması kabul edilmeyebilir.
Diğer Red Gerekçeleri
Yukarıdakilere ek olarak, mahkemenin anlaşmalı boşanma talebini reddetmesine neden olabilecek diğer gerekçeler şunlardır:
* Anlaşmanın Rıza Dışında Yapılması: Anlaşmaya taraf olan eşlerden birinin rızasının bulunmaması veya baskı altında imza atması durumunda mahkeme, anlaşmayı reddedebilir. Anlaşmanın özgür iradeyle yapılmış olması şarttır.
* Anlaşmanın Hukuka Aykırı Olması: Anlaşmanın ilgili kanunlara veya yasal düzenlemelere aykırı hükümler içermesi durumunda mahkeme, anlaşmayı reddedebilir.
* Anlaşmanın Belirsiz veya Muğlak Olması: Anlaşmanın içeriğinin belirsiz veya muğlak olması, mahkemenin anlaşmayı yorumlamasını ve uygulanmasını zorlaştırabilir ve red gerekçesi olabilir. Anlaşma, açık, net ve anlaşılır bir dille yazılmalıdır.
* Tarafların Yasal Temsilcisinin Olmaması: Tarafların yasal temsilciye sahip olması gereken durumlarda, temsilci olmadan yapılan anlaşmalar geçersiz olabilir.
Anlaşmalı boşanma sürecinin başarıyla sonuçlanması için, her iki tarafın da hak ve yükümlülüklerini tam olarak bilmesi ve anlaşmanın hukuka uygun bir şekilde düzenlenmesi önemlidir. Bu nedenle, uzman bir avukattan hukuki destek almak, anlaşmalı boşanma sürecinin sorunsuz bir şekilde tamamlanması için büyük önem taşımaktadır. Hukuki süreçlerin karmaşıklığı ve olası riskleri göz önünde bulundurularak, profesyonel yardım almak, haklarınızı korumak ve olası olumsuz sonuçlardan kaçınmak için en doğru yoldur.